Mehmet AKBACAK


NAMUSLULAR, NAMUSSUZLAR

İğdiş edilen kavramlar!


Dünya’da yüzyıllardır kullandığımız bazı kavramların son yıllarda içinin boşaltıldIğını, anlamlarıyla yakından uzaktan ilgisi olmayan kişiler, ülkeler tarafından nasıl iğdiş edildiğini kahrolarak izliyoruz.

Barış deyince akan sular durur, genci, yaşlısı, beyazı, siyahı, sarısı tüm insanlık onun önünde eğilir, barışa karşı çıkanlar insanlık tarafından lanetlenirdi. Bu uğurda savaş vermiş çok saygın politikacılar, bilim insanları, hukukçular, gazeteciler ve din adamları Nobel Barış Ödülünü hak ederek almışlardır.  Martin Luter King, Willy Brandt, Desmond Tutu, Nelson Mandela, Yaser Arafat gibi saygın insanlardır. Örnek olarak; Nelson Mandela Güney Afrika’da ki köle düzenine karşı çıktığı için 27 yıl hapis yatmasına karşılık siyahların beyazlarla eşit olmasını sağlayarak barışın gerçekleşmesini sağladı. Amerikalı Baptist Papaz olan Martin Luter King Yurttaş hakları hareketi önderi olup, şiddet karşıtı ve ırksal görüşleriyle tanınan bir barış adamıdır. Dünya kamuoyu ırkçılar dışında bu seçimleri alkışlarla karşılamışlardır.

 

 Maalesef 2025 yılında bu ödül barış karşıtı, Gazze katliamına destek veren, ülkesine emperyalistleri davet eden ırkçı, faşist bir kadına vererek Nobel Barış Ödülü’nün alnına kara bir leke sürülmüştür.

Yine dünyada çok kullandığımız kavramların başında da ‘Demokrasi’ gelmekte idi. Yine bu kavram faşist, ırkçı, Siyonistler tarafından iğfal edildi. Uzun yıllar İsrail, Ortadoğu’da demokrasinin en güzel uygulandığı ülke olarak lanse edildi. Son zamanlara kadar da yutturuldu. 2023 7. Ekim’de başlayan Gazze Soykırımı’yla İsrail’in gerçek yüzü ortaya çıktı. Son yıllara kadar demokrasinin beşiği olarak hafızalarımıza kazılan İngiltere ve AB ülkelerinin de gerçek yüzleri ortaya çıktı. Hamas’ın Gazze direnişi bunların demokrasi maskelerinin sahteliğini ortaya çıkarıverdi.

 

İçerde ise ‘Hak, Hukuk, Adalet, demokrasi ve Barış diye yeri göğü inleten Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı Özgür Özel bey, Hamas’ın hak aramasını terör diye nitelerken, onunda gerçek kimliği ortaya çıkıverdi. Gerçi ben demedim dese de söz ağızdan çıkınca tekrar yerine dönmez.

NAMUSLULAR, NAMUSSUZLAR

 Anadolu’da birisi hakkında araştırma yaptığınız zaman size bu kişi namuslu bir insan der veya bırak bu namussuzu işe yaramaz der. Hatta  Cumhurbaşkanı, bakanların, milletvekillerinin yemin metinlerinde ‘namusum üzerine yemin ederim’ diye bir bölüm vardır. Bizde en kutsal kavramların başında namus gelir. Hatta cinayet işleyenler daha az ceza almak için namusumu korumak için veya namus meselesi diye gerekçelendirirler.

 

Uzun süredir CHP’nin Grup Başkan Vekili olan Ali Mahir Başarır’ın konuşmaları, paylaşımları çok sert ve hatta hakaret içeren ifadeler barındırıyor. Son olarak “ Çatlasa da, patlasa da, çıldırsa da, kudursa da ilk seçimlerde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Silivri’de. Bu siyasi mücadele namuslular ile namussuzların mücadelesi” diyerek Erdoğan’ı ve ona oy verenleri namussuzlar diye hakaret ediyor. Ağzına gelen hakaretleri utanmadan, sıkılmadan 86 milyon insanın iradesine saygısızca saldıran bu adam, rüşvet, irtikap, iltimas ve sahtekarlıkla iddia edilen partilileri namuslu olarak nitelemesi akla ziyan. Gerçi CHP içinde namuslu, vatansever adam gibi adamlar çok, ama yönetimi ele geçirdiği iddia edilen bu ekibin namuslu olup olmadığı yakında ortaya çıkacak. Yine bir söz vardır; insan en çok kendisinde olmayan şeyi çok söylermiş. Erdoğan’a namussuz demenin bedelini ödeyeceksin?