Mehmet AKBACAK

Tarih: 05.10.2024 16:23

İÇİMİZDEKİ İSRAİLLİLER!

Facebook Twitter Linked-in

                  İÇİMİZDEKİ İSRAİLLİLER!

      Başlığa bakıp ne demek içimizdeki İsrailliler diye bazılarının soru sorduğunu düşünüyorum. Hatırlarsanız bir milli maç sonunda teknik direktör yenilginin sorumlusu olarak bazı oyuncuları işaret etmek için içimizdeki İrlandalılar deyimini kullanmıştı. 

   7.Ekim’den bu yana İsrail terör devletinin Gazze’de yaptığı soykırıma rağmen hiçbir zaman İsrail’e tek söz etmeyen kimi siyasetçiler, kimi kalemler, kimi akademisyenler sürekli olarak sanki İsrail mağdurmuş gibi Hamas’ı suçlayarak katliama gözlerini, kulaklarını kapattılar. Türkiye içinde Gazze bizi ilgilendirmez, Arapların sahip çıkmadığı Gazze’ye biz niye sahip çıkıyoruz diye Erdoğan’ı suçladılar.

    1.Ekim’de meclisin açılış konuşmasında Erdoğan daha önce defalarca isim zikretmeden İsrail’in hedefinin Anadolu olduğunu ifade etmişti. Bu sefer açıkça İsrail’in ismini söyleyerek hedefinin Anadolu olduğunu söyledi. Türkiye, iç cephesini sağlam tutarsa kimse bize saldırmaya cesaret edemeyeceğini de açıkladı. İlk defa uzun yıllardan sonra CHP’nin Erdoğan’ı ayakta karşılaması, Bahçeli’nin DEM grubuna giderek tokalaşması, resepsiyonda Bahçeli’nin Özgür Özel’le samimi, dostça sohbeti güne damgasını vurdu.

     Bütün bunlar olurken Türkiye’de olumlu rüzgarlar eserken, bu havadan rahatsız olanlar da yaşanan panik görülmeye değerdi. Bilhassa Erdoğan’ın konuşmasını gündemi değiştirmek ve halkı korkutmak için yaptığını ileri sürenlere, ABD’nin aparatı PKK’lı Duran Kalkan’ın demecini okumalarını salık veririm. Ne diyor; “ Dananın kuyruğu Kıbrıs’ta kopacak. Bu savaşın merkezi Türkiye’dir” diyerek açıkça ABD ve İsrail yandaşlığını ilan ediyor. Bir zamanların postal yalayıcısı gazeteci kılıklı ise; “Türkiye, İsrail’e yönelik saldırgan bir tutum içine girmeden, İsrail’in böyle bir şey yapma ihtimali yok” demesini, sanki İsrail’li yöneticinin açıklaması zannedersiniz. Başka birisi de, İran’dan ve Lübnan’dan atılan roketlerden dolayı “İsrail’li sivillerin zarar görmesinde endişeliyim” diyor. Bunlarda insanlığın zerresi kalmamış. 7 Ekim’den bu yana 17 bin çocuk ve kadın katledilirken toplam 42 bin kişi yok edilirken endişelenmiyorlar, şimdi İsrail için endişe duyuyorlar. Bunlara içimizdeki İsrail’li demek bile hafif kalacak. 

              ÖZGÜR ÖZEL TABULARI YIKIYOR

     Özgür Özel, yerel seçimlerden sonra ilk röportajını Sabah Gazetesi’nden Yavuz Donat’a verdi. Haklı olarak muhafazakar kesimin okuduğu gazete olduğu için o kesime seslenmekti amacı… Bundan dolayı saldırıya geçtiler. Yumaşama, normalleşme adımlarına en sert tepki gösterdiler. Hatta o kadar ileri gittiler ki; Özel’i gizli AKP’li diyerek aşağılamaya çalıştılar. En son Newyork’taki gezisinde Türkevine gitmesi, orada görüşmeler yapması bir nevi tabuları yıkmaktı. İlginçtir Erdoğan’ın BM’lerde konuşmasından sonra Türkevi’nin yapımında rüşvet verilmesi olayının sahne sürüldüğünde, Özel’in “ Türkiye ABD’de rüşvet vermeye ihtiyaç duyacak ülke değil” diyerek Türkiye’den yana tavır koyması CHP’li fanatik yazar, çizer ve siyasetçi takımını çok rahatsız etti. Son olarak da mecliste grubunu ayağa kaldırarak ülkenin başkanına saygı göstermesi bir nevi birilerinin çıldırmasına neden oldu. Özgür Özel’in işi zor demiştim geçen yazımda. 2010’dan bu yana kamplaşma siyasetini 6 ayda değiştirmek kolay mı? Tabii ki zor. Lider olmanın yolu da zorlukları aşmadan geçer. Son olarak da; İmamoğlu ve Yavaş’a bırakın bu cumhurbaşkanlığı hikayesini daha önümüzde yıllar var, zamanı gelince kimi seçeceğimize karar veririz, diye son noktayı koydu. Kalın Sağlıcakla.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —