Mehmet AKBACAK

Tarih: 28.05.2024 20:29

BALKANLARDAN GELİYORUM!

Facebook Twitter Linked-in

             BALKANLARDAN GELİYORUM!

Çocukken en yakın arkadaşımlardan birisinin ailesine Bulgaristan Muhaciri derlerdi. Sanki Konya’lı, Kayseri’li der gibi, okula gitmemle atlastan Bulgaristan’ı ve diğer ülkeleri tanıyınca işin ne olduğunu az da olsa anladım. Bizim oraya gelen muhacirler genellikle meslek erbabı idiler. Gerçi biraz sonra başka yerlere gittiler. 

      İstanbul’a eğitim için geldiğimde Eyüp Lisesi’nin öğrencilerinin çoğunluğu muhacir ailelerinin çocuklarıydı. Taşlıtarla, Rami, Alibeyköy ve Küçükköy’de nüfusun çoğunluğunu oluştururlardı.

      Coğrafya öğretmeni olduğum için Balkan Yarımadası hakkında Türkiye’nin bir coğrafi bölgesi kadar bilgi sahibi olmuştum. Fakat oraya gidip, insanlarla tanışma ve Osmanlı’dan kalan eserlerin izleriyle buluşmanın hazzını tatmak apayrı bir duygu…

 

        17-25 Mayıs arası GNR Turizm’in organize ettiği Balkan turuna katılmak kısmetmiş.

        Bulgaristan kapısından girdikten sonra rehberimiz Ayhan Özer’in Balkanların tarihçesini anlatmaya başladığında içimizde atalarımıza karşı hayranlık duyguları, daha sonraları yaşananlardan dolayı yerini hüzne bıraktı.

       İlk durağımız Filibe’den sonra Sofya’ya geldik. Düzce’nin hareketli ve canlılığından eser yoktu. Sofya’yı bu kadar sakin düşünmemiştim. Şehrin ana meydanında 1566 yılında yapılmış Banyabaşı veya Seyfullah Efendi Camii’ni görüyoruz, fakat ibadete açık değilmiş. Belgrad’da 250 kadar cami varken Osmanlı çekildikten sonra ibadete açık tek cami Bayraklı Camii kalmış. Saraybosna’da Ali Paşa, Hünkar, Ferhatpaşa camisiyle birlikte, yol boyunca köylerde uzanan minareler bize Anadolu topraklarını hatırlatması apayrı bir duygu seli oluşturuyordu.Gerçi Müslüman nüfusun en fazla olduğu yer Bosna-Hersek. Ayrıca bir Türk inşaat şirketi (CENGİZ İnş) Saraybosna Belgrad otoyolunun Bosna Hersek boyutunu tamamlamış.

      Balkan ülkeleri Sırbistan dışında hemen hemen bize çok yakınlar, Sırplar bu bölgenin en güçlü ülkesi durumunda, diğer ülkelere (Bosna Hersek ve Hırvatistan’a) uzun zaman kan kusturmuş. Avrupa’nın göbeğinde bombalar yağdıran Sırplar’a dünya kamuoyunun baskısı sonunda Belgrad’da iki resmi binayı bombalamak zahmetine katlanmışlar. Belgrad’lı rehber bu binaları gösterip mağdur olduklarını söyledikten sonra yanına yaklaşıp; 8 bin kadının ırzına geçen Sırp askerlerini unutmuş değiliz dediğim zaman başını öne eğmek zorunda kaldı.

       Grubun kendisine en yakın gördüğü yer Saraybosnaydı. Hatta İstanbul Çarşısında sanki Mısır Çarşını gezmiş gibi hissediyorduk. Şehirde gezerken bayrağımızı gören esnaf ve halk bize sempatiyle bakarken, ilkokul öğrencileri ‘Türkiye, Türkiye’ temposuyla bize sevgilerini gösteriyorlardı. Saraybosna’da 1.Dünya Savaşı’na neden olan Avusturya- Macaristan veliahdı Ferdinand’ın suikasta uğradığı köprü sanki hala tazeliğini koruyor gibiydi.

        Ayrıca Sırpların Mostar köprüsünü bombalaması sonucu Türkiye yenisini yapmış. Dikkatimi çeken bir tarihi olayda Nazilerin silah ve asker taşıyan trenin köprü üzerinde bombayla patlatılmasından dolayı yıkılan ve devrilen vagonlar hala olduğu gibi durmakta.

    Türkiye tarihinde önemli yeri olan Manastır şehrini biliyorsunuz, Balkanlarda subay olmak için eğitim gördükleri Askeri İdadi; Mustafa Kemal, Fethi Okyar başta olmak üzere ilerde yönetici olan subaylar burada eğitim görmüşlerdir. Selanik’deki Atatürk’ün doğduğu ev müze olarak Türkiye’den günübirlik ve diğer turlarla gelenler Selanik’te yoğun bir trafiki oluşturuyorlar.

       500 yıl önce atlarıyla Balkanları fetheden atalarımız 112 yıl önce tamamen çekilirken ve milyonlarca insan Anadolu’ya göç ederken yaşanan dramlar elbette büyük bir hüzün yaşatıyor. Bu konuda konuşurken bir arkadaşın söylediği sözler bir nebzede olsa içimiz rahatlattı. “Dün atlarla gelen atalarımızın torunları bugün yatırımlarıyla, yollarıyla, şirketleriyle, askeri üsleriyle ve yaptırdığı cami ve tekkeleriyle tekrar geri dönüyor”.

 

     Başta GNR TURİZM olmak üzere rehberimiz Ayhan Özer beye, kaptan şoförümüz Koray ve Tahir beylere teşekkür ederim. Bir hafta boyunca birlikte olduğumuz gruptaki arkadaşların samimi ve sevecen dolu yaklaşımlarına teşekkür ederim. Kalın Sağlıcakla.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —