Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi, gerçek basın mensuplarını protesto zincirini kırmak amacıyla özel davetle seçilmiş kişilere ocak ayında basın toplantısı düzenledi. Bu toplantıda, emrindeki bir devlet memurunu gazeteci olarak masasında oturtarak dikkat çekici bir uygulama sergiledi.
Haberimizin üzerinden bir ay sonra Prof. Dr. Harun Çiftçi, bir haber sitesinde keyfince rektöre yönelik haberlerini yapan emrindeki devlet memurunu ödüllendirdi. Memur, Karatekin Üniversitesi Fakülte Sekreterliği'ne atandı ve ödülünü aldı. Bu durum, kamuoyunda büyük bir tepki yarattı. Gittiği yerlerde kendisini bir haber sitesinin muhabiri olarak tanıtan, mesai saatleri içerisinde başta siyasi partiler olmak üzere basın toplantılarında boy gösteren devlet memurunun, kamuya hizmet etmesi gereken saatlerde mesaisini aksatıp üstüne üstlük ödül verir gibi fakülte sekreterliğine atanması ise kurumlardaki liyakatsizlik ve çürümüşlüğü gözler önüne serdi.
Bu olay, üniversite yönetiminin şeffaflık ve etik konularında ciddi sorular gündeme getirmektedir. Kamuoyunda bu uygulama, devlet memurlarının rolü ve gazetecilik etik kuralları açısından eleştirilmiştir.
Bu skandal, sadece Karatekin Üniversitesi için değil, tüm eğitim kurumları için önemli bir ders niteliği taşımaktadır. Kamuoyunun bilgilendirilmesi ve bu tür uygulamaların sorgulanması, üniversite yönetimlerinin hesap verebilirliği açısından kritik öneme sahiptir.
Şimdi fakülte sekreteri olarak görev başlayacak olan sözde gazeteci arkadaş, mesaisine gelmeyen yada başka işler peşinde koşan emrinde ki memurlara hangi hakla işlem yapabilecek merakla bekliyoruz? ÇAKÜ Hukuk Müşavirliği mesaisini aksatarak sözde gazetecilik yapmaya çalışan memurla ilgili bir cevabınız olacak mı?